Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

Cumartesi, Eylül 22, 2012

Budapeste'de 2, pardon 1 gun!

Gectigimiz cuma sabahi akillara durgunluk veren bir ucak kacirma vakasi yasadik. Bu ilk degil, hatta akillanmayip   son dakika yetisiriz ucaga genelde. Bu defa 05:30'da uyanip erkenden gittik iki saat once, nese icerisinde arabayi parkettik, check in  yapmayip valiz vermedigimiz icin dogruca ucaga alim yolunda ilerliyorduk ki yanlis havaalaninda oldugumuzu aci ve dehset icerisinde farkettik!

Evet bazi seyler sadece bizim basimiza geliyor.

Diger havaalani 1 saat uzaktaydi ve cuma trafigi diye bir sey kesinlikle vardi. Yinede son bir umut ani kararla arabayi orada birakip taksiyle ( odedigimiz parayi her okudugumda acim katlanmasin diye yazmayacagim) panikle yola ciktik ama vardigimizda kapilari kapattik diyen soguk gorevliyle yuzyuze geldik. Ucak karsidaydi ama binemedik. 10 dakikayla kacirdik! Cok koydu be blog. Budapeste bize cok pahaliya patladi.

Kabullenme evresinden sonra, ayni gune hic ucak olmadigini gorerek  cumartesi sabahina tekrar bilet aldik, o gun  gergin ve yorgun gecti. Trenle geri donup arabayi otoparktan aldik, bu garip olaya inanamayarak  eve donduk. Ozan cuma gunu izin almis, ben okulu asmistim; bunlara mi yanalim, budapestede yapmak istedimiz pek cok seyi yapamayacagimiza mi, maddi zarara mi bilemedik.
Bu da boyle bir animizdi.

Nasilsa cumadan gidiyoruz diye donusu pazar oglene almistik. Iste bu yuzden programimiz cok yogundu. Yorulduk ama dopdolu gecirdik koskoca 1 gunu!

Budapeste  Tuna nehriyle ikiye ayrilmis: Sagda Buda, solda Peste var.

Varirvarmaz sirtcantasini 5 odali sirin otelimize birakip, resepsiyon gorevlisinin tavsiyesiyle Ruben restoranina gidip gulas corbasi ve gulas yemegini yedik.

Hemen Great Market Hall'a kostuk. Burasi kapanmak uzeydi, iki katli marketi kisaca gezme firsatimiz oldu. Sehre ozgu  paprikalari, tahta oymaciligi ile yapilan kasiklari, porselenleri ve el isi ortuleri bu buyuk markette gormek mumkun. Para birimleri forint ama euro da kabul ediyorlar. Euro kabul etmeyenler de kredi karti kabul ediyor, sikinti cekmedik.




Grand Market Hall'un karsisindaki cadde cok guzel hediyelik esyalarin satildigi renkli bir cadde.  Burada icebar gorduk girip meshir ickileri olan Palinka'li kokteyllerimizi ictik.

 Seramik sanatcisi Vertel Andrea'nin  ust resimdeki  sevimli biblolarini  otelde gormustum ve resepsiyondaki gorevli merkezde bulabilecegimi soylemisti. Gorunce hemen 3 hayvan figurlu sevimli bibloyu aldim.


Ust resimdeki meshur macar salamlari, bizim bildigimiz sucukmus meger. Tatli bir sarap olan Tokaji saraplari da Budapeste'ye yolu dusenlerin almasi ve denemesi gereken bir sarap. Havaalaninda cok yillikari 1800 euroya kadar cikiyor, ilginc bence
Oradan Citadella'ya cikip yukaridan Tuna nehrini ve manzarayi seyredip fotografladik.

 8 eski, 2 yeni kopru varmis Budapeste'de.  Basit ama estetik yesil kopru Great Market Hall'un hemen asagisin
En eski ve en guzel kopru 'zincirli kopru'  

Ustteki Elizabeth koprusu 1897-1903 yillari arasinda yapilmis.

Ust resimdeki kopruyu Eiffel kulesinin mimari Gustave Eiffel yapmis.


Aksam ortacag restorani olan Sir Lancolet'e gittik. Oteldeki gorevliden  bizim icin aksam 8'e yer ayirtmasini istemistik, sagolsun ayarlamis  yoksa yer bulmak biraz zor. Butun garson ve calisanlar ortacag kostumu giymislerdi. Yemek sirasinda kucuk sovlar vardi, agizda ates sondurme, oryantal gibi... Menu de esprili bir dille ortacag usulu yazilmisti. Catal  yoktu, kasik ve bicakla yeniyordu yemekler. 
Ust resimde Ozan'i konsepte uygun hareketlerle goruyoruz. O el butu biraz daha kavramaliydi sanki:)

Ertesi gun oglen ucaga gitmeden teleferikle Buda Kalesine ciktik. Burasi da henuz acilmamisti biz de Mathias kilisesi ve  balikcilar tabyasinin oldugu ayni zamanda unesco'nun dunya mirasi listesine girmis olan cevreyi gezdik. En son da tuna nehrinde  1 saat suren tekne turunu tamamlayip (bu turu gece yapmayi cok istiyordum, isikli Budapeste'yi tekneden izlemek daha iyi olurdu kesin) havaalaina donduk. 

Sabahin korunde funikulerde bir tek biz vardik.

Biz donerken  gelenler ve zincirli koprulu Tuna manzarasi

Mathias kilisesi

Aslinda arkadasim Anna, gidip begendigi yerleri bana linkleriyle gondermisti, ama firsat olmadi pek coguna. Mesela Menza'da yemek yiyemedik.
Vaktimiz olsa hamamlarini mutlaka dener, yarim saat uzaktaki sirin ortacag sehri Szentendre'ye giderdik. Gece biryerlere eglenirdik; mesela  Tuna nehrine demirli gece klubu A 38'de.

2 yorum:

  1. alemsiniz valla :))
    biz kaçırsak bir daha gitmez kendimizi cezalandırırdık. budapeşteye uçak fiyatlarına bakmıştık ve çok pahalı gelmişti. neyle gittiniz siz??

    YanıtlaSil
  2. Hahaha, bize mustehakti aslinda:) Aklimizdan gecti tabi ama kendimizi o kadar hazirlamistik ki, o haftasonu evde otursak kahrimizdan olurduk. Orada da hep keske deyip durduk, inanamadik :) Easyjetle gittik biz, epey onceden ayarliyoruz biletleri ve gezileri uygun oluyor, 40-50 euroyu gecmiyor kisi basi genelde.

    YanıtlaSil